Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

4 Nisan 2011 Pazartesi

BAHARIM VE PERİŞAN SAÇLARIM

http://www.youtube.com/watch?v=wTAaQuNn-Z4&feature=related
Babacığım bu şarkıyı çok seviyordu. Henüz Bakırköy'de oturuyorduk zannedersem. Ben henüz okula başlamamış olmalıyım, Pınar da henüz doğmamış olmalı... Babam o sıralar Akademi sınavlarına hazırlanıyordu herhalde. 'Radyo Günleri'ydi... Buzdolabımız, çamaşır makinamız yoktu henüz ama bir radyomuz vardı. Babam boş zamanlarında cazır cuzur istasyon arardı. En çok TRT İstanbul radyosunu dinliyorduk elbette... Müzik güzeldi... O zaman bu zaman aklımda kalmış bir yığın parça var... Bu da onlardan biri... Radyoda bu çalınırken babamın eşlik ettiğini de hatırlıyorum. Bir hatıram daha var: bir resim yapmıştım. Bir oda... Ortasında bir karyola... Karyolada yatan hasta bir kız çocuğu... Kızın saçları karman çorman... Yerde saçaklı bir kilim, belki de halı... Babama resmi gösterdim. Beğendi, ama kızın saçlarına çok güldü... "Niye böyle bu saçlar?" diye sordu bana. "Hasta ya, taramamış!" dediğimi, ama saçları öyle yaptığım için utandığımı hatırlıyorum. Şarkının içindeki "perişan saçlar" ve sonundaki "baharım" sözcükleri mi şimdi, elli beş yıl önce yaptığım o çocuksu resmi hatırlamama yol açtı acaba? 

1 yorum:

  1. Şarkıyı çok beğenmedim, çok Batılı olmuşum da sende anıları tetiklemiş olması hoş.

    YanıtlaSil